Online Yapı Market

Yapı market ürünlerini online olarak sipariş edebilir ve rahatlıkla evinizden teslim alabilirsiniz.

Yüzyüzeyken Konuşuruz

                             

Geçenlerde Ekşi Fest'e gittim. Yüzyüzeyken Konuşuruz'u dinlemeyi çok istiyordum ve nihayet dinleyebilecektim. Yüzyüzeyken Konuşuruz müziklerini videoya çekerek internet üzerinden tanınmaya başlayan bir grup. Grup üyeleri son derece genç ve samimi. Sahnenin en önünden onları izlerken her şarkılarına eşlik etmek çok keyifliydi. Ekşi Fest'te iki sahne vardı. Birinde Hayko Çepkin varken, diğerinde yani alternatif sahnede Yüzyüzeyken Konuşuruz vardı. Bir avuç insan bu gençleri dinliyorduk. Ölmemişiz ve Ateş Edecek Misin parçaları çok güzeldi. Dinlemeyenlere önerim hemen dinlesinler.

Mangal Artık Daha Kolay

Sonbahar geldiğinde evlerin bahçelerinde barbekü partileri verilir. Bu partilerin vazgeçilmezi de mangallardır. Mangal sayesinde etlerinizi istediğiniz gibi pişirebilirsiniz. Et ürünlerinin dışında sebze ürünleri de mangalın ateşinde oldukça lezzetli olacaktır. Eğer mangal partilerinden vazgeçemiyorsanız yazın son günlerini iyi değerlendirmelisiniz.

Mangal partilerinde genellikle tüm dostlar biraraya gelir. Keyifli zaman geçirilen bu partiler geç saatlere kadar sürer ve bu sıcak ortamdan bir türlü kopmak istemezsiniz. Hoş müzikler eşliğinde keyifli vakit geçirerek günün sonuna geldiğinizde, misafirlerinizden arta kalanları temizlemek elbette size düşüyor.

Temizlik yaparken hijyenik ürünler kullanmak işinizi kolaylaştıracaktır. Temizliğe başlamadan önce kendinize temizlik eldiveni almalısınız. Nereleri temizlemeniz gerektiğini kafanızda belirleyerek bir sıraya koymalısınız. Bu sıraya uygun olarak temizliğe başlayabilirsiniz. Hijyenik olmayan ortamlarda pek çok mikrop barınır ve bu mikroplar çeşitli hastalıklara sebep olurlar.

Temizlik için gereken temizlik malzemelerini temin ettikten sonra artık temizliğe başlayabilirsiniz. Banyo, mutfak, fayanslar, dolapların içi-dışı derken yerleri de en hijyenik biçimde silmeniz gerekir. Bu noktada buharlı temizleyiciler imdadınıza koşacaktır. Buharlı temizleyiciler son derece güzel bir şekilde yerleri silmek için uyarlanmıştır. Buharlı olduğu için en hijyenik temizleme yöntemi budur. Eğer temizliğe önem veriyorsanız ve fazlasıyla titizseniz buharlı temizleyici ile evinizi hijyenik bir hale getirebilirsiniz. Buharlı temizleyiciler en son teknolojinin kullanıldığı aletlerdendir. Bir saksınız devrildiğinde dahi bunu buharlı temizleyici ile kolayca temizlemeniz mümkün. Saatlerce silmek, süpürmek için vakit harcamayın. Buharlı temizleyici hem siliyor, hem süpürüyor. Zamanı kıymetli olanlar teknolojik aletlerin kolaylıklarını yaşamayı severler. Sizde temizliğe ayıracağınız zamanı en aza indirmek istiyorsanız buharlı temizleyici kullanmalısınız. Buharlı temizleyiciler sayesinde işlerinizi çok kısa sürede yaparak kendinize zaman ayırabilirsiniz.

Yazar Olacaktım

Hayalim belliydi. Serkeş ve yalnız bir yazar olarak yaşayacak, değeri ben öldükten sonra ortaya çıkacak ve milyonlar tarafından okunacak bir roman yazacaktım. Bir Kafka, bir Oğuz Atay, bir Albert Camu, bir Gogol, en olmadı bir Tuna Kiremitçi olacaktım. Tamam, Tuna belki yaşadığı sırça köşklerde oynayacağı reklam senaryosunu okurken benim 'Serkeş Yazar' tanımıma uymuyordu belki. Kim olduğu fark etmezdi,  yazar olacaktım.

Planım belliydi, önce ailemle yaşadığım Şişli'deki evimden ayrılıp İstanbul'un en pis mahallelerinden biri olan Tarlabaşı'na taşınacaktım. Çünkü büyük yazarların hepsi böyle yerlerden gelmişlerdi. Sonra da sadece yaşamama yetecek erzak ve olmadan yaşayamayacağım eşyaları alacaktım. Bence kusursuz bir plandı. Artık büyük bir yazar olmak için tek eksiğim yazmaya başlamaktı. Sonrası kendiliğinden gelecekti.

Karyola

Ailemin büyük ısrarlarına rağmen mağrur tavrımı bırakmadan bavulumu alıp evden ayrıldım. Tarlabaşı'ndaki en salaş ve ucuz evi tuttuktan sonra spotçuya gidip bir karyola ve yazmamı sağlayacak kırık dökük bir masa aldım. Çift kişilik karyola almıştım, tıpkı serkeş yazarlar gibi tek gecelik ve daha yaşarken utanacağım ilişkiler yaşarım diye. Karyola modelleri bakmak yazara tersti ama yaptım. Tam çıkacakken onu gördüm. "Bunu da alıyorum" deyip parayı ödeyerek çıktım.

Eşyalarım gelmişti, mumu almıştım, kalem ve kağıdım masanın üzerindeydi. Artık her şey tamamdı. Yazmaya başlayabilirdim. Yazmaya başladım, birkaç cümle karaladım fakat istediğim havaya bir türlü giremiyordum. Spotçudan aldığım gardolap sürekli gözüme takılıyordu. Serkeş yazar ortamımda bu gardolap fiyatları yüksek kapitalist ürünler gibi duruyor ve havamı bozuyordu.

Gardolap

Ne yaptıysam olmadı. Bakmamaya çalıştım, arkamı dönerek yazdım, üzerine örtü serdim yine de gardolap peşimi bırakmadı. Ben de yazarlık hayalimden vazgeçtim. Bir gardolap yüzünden.

Eve döndüm. Valizimi içeri alırken annemlere "Ne yapayım sizsiz yazarlığı. O mısralar siz kokmadıktan sonra anlamsız" dedim. İnandılar.